• Çocuk - Aile ve Okul

    Okul Ortamında Çocuk Ruh Sağlığı

    Okul yaşamı; 5 yaşından itibaren bütün çocuk ve gençlerin günlerinin önemli bir bölümünü geçirdiği yerdir. Okul ortamı çocuk için sadece bir öğretim kurumu değildir. Çocuk yaşıtları ile iletişime girmeyi öğrenir, sorumluluklar alır, arkadaş gruplarına katılır, öğretmenleri ve diğer otorite figürleri ile ilişkilerinin sınırlarını ayarlar, hedefler koyar, başarının hazzını tadar, başarısızlığı tolere etmeyi öğrenir. Sonuçta da, okul ortamındaki performans durumu, çocuk ve gençlerin günlük işlevselliklerinin önemli bir göstergesidir. Çocuğun yaşamında bu kadar yer eden okulun; çocuktaki birtakım ruhsal ve gelişimsel sorunlarından etkilenmesi beklenir elbette. Yeni ortamlara ya da değişen durumlara uyum sağlamak her insanoğlu için bir gerilim kaynağıdır, dolayısı ile belirli zamanlarda çocukların okul ortamında sıkıntı yaşamaları anlaşılır bir durumdur. Anaokuluna…

  • Çocuk - Aile ve Okul

    Okul Korkusu

    Her yılın eylül ayı ülkemizin çocukları için çok önemli bir dönem. Çünkü, milyonlarca çocuk ve genç yeni bir öğrenim sezonuna başlıyor. Bunların önemli bir kısmı da okul ortamı ile ilk defa tanışıyor. İster kreşe, ister anaokuluna, isterse de ilköğretim okuluna başlangıç olsun; okul yaşamına atılan bu ilk adım, bazen kaygı oluşturabilecek kadar heyecanlı bir deneyim. Heyecan verici, çünkü çocuk, hayatında ilk defa, evinden uzakta, kapalı bir mekanda, yeni tanıştığı yaşıtları arasında en az yarım gün kalabilmeyi başarmak zorundadır. Üstelik bir yandan yaşıtlarının arasında sosyal uyumu ve duygusal olgunluğu artmakta, bir yandan da bedenini ve zihnini yormaktadır. Böylesine organize bir tempoya her çocuk kolaylıkla uyum sağlayamayabilir ve uyumsuz kaldığı noktada okul…

  • Çocuk - Aile ve Okul

    Okul Öncesi Eğitim

    Ülkemizde, eylül ayı içinde milyonlarca çocuk okula başlıyor. Bunların önemli bir kısmı da okulla ilk defa tanışıyor. Ve tabi ki, son yıllarda ülkemizde de okul öncesi öğrenimin yaygınlaşması sonucu, 3-6 yaş arasında pek çok çocuk da kreş veya anaokuluna başlamak üzere veya başladı, alışmaya çalışıyor. Duygusal, sosyal ve zihinsel gelişimleri hala sürdüğü için de, 3-6 yaş arasındakiler daha ileri yaşlardakilere göre daha çok zorlanıyorlar. Zorlanmalarının anlaşılabilir gerekçeleri var. Bir kere, büyük çoğunluğu, evlerinden uzak ve farklı bir mekana yaşamlarında ilk defa giriyorlar. Hem de en haftanın birkaç günü en az yarım saat, kurallı bir ortamda sabırlı olmayı, yaşıtları ile işbirliği yapmayı öğreniyorlar, anne baba haricinde birilerinin gözetiminde kalmaya tahammül etmeleri…

  • Çocuk - Aile ve Okul,  Gazete

    Terkedilen Çocuklar

    1. Anne ve babaları tarafından terkedilmiş, istenmemiş çocukların psikolojisi hakkında genel bir bilgi alabilir miyiz? Bu psikoloji yıllara göre nasıl değişiyor? Terk edilmek; yaşı ne olursa olsun her insan için travmatik bir deneyimdir. Terk edilen kişi çocuk, terk eden de anne veya baba olduğunda bu terk etmenin verdiği acı çok daha yoğun yaşanır. Çocuğun yaşadığı acının şiddetini sadece terk edilme değil terk edilme biçimi, öncesinde ve sonrasında yaşananlar da etkiler. Terk öncesinde aile içinde yoğun çatışmalar varsa, (çocuğun kendisine veya aileden bir başkasına uygulansın) korku ve şiddet ortamı var ise zaten çocuğun belleğinde yeterince acı birikmiştir. Terk deneyimi yaşanan acının en vurucu noktası olur. Terk edilme sonrasında, çocuğun bu travmayla…

  • Anne Babalara Kısa Kısa

    Anne Baba ile Ergen İletişimi

    Anne babaların ergenlik çağına girmiş çocuklarına karşı sergiledikleri yanlış tutumlar açık diyaloğu ve genel iletişimi bozar. Bu dönemde anne babaların en sık sergiledikleri hatalar; ergendeki değişime yönelik olumsuz eleştirilerde yoğunluk, kişisel tercihlerine yönelik küçümseyici yaklaşımlar ve sosyal ilişkilerine yönelik kısıtlamalardır. Oysa ki; anlaşıldığı duygusu veren bir diyalog yöntemini denemek, mahremiyet sınırlarına ve sosyal yönelimine makul düzeyde anlayış göstermek ve ergeni ilgilendiren konularda fikrini alarak kendi hayatına katılımcı olmasını sağlamak gibi yaklaşımlar çok daha yararlı olacaktır.

  • Çocuk - Aile ve Okul

    Çift Çekirdekli Ailelerde Çocukluk

    Günümüz toplumunda en sık olarak boşanma nedeniyle, daha az oranda da çiftlerden birisinin ölümü nedeniyle pek çok evlilik, genellikle de travmatik bir şekilde erkenden sonlanmaktadır. Ancak evliliği sonlananların da yaklaşık dörtte üçü, hem de kısa süre içinde yeniden evlenmektedir. İşte bu ikinci kez (hatta daha fazla) yapılan evlilikler; hukuki, sosyal ve finansal açıdan pek çok sorunu da beraberinde getirebilmektedir. Çocuğu olmayan yetişkinler (dullar) sonradan yaptıkları evliliklerde çok fazla zorlanmaz iken, en fazla sorunu çocuk sahibi yetişkinler (dullar) yaşamaktadırlar. Çünkü hem kendilerinin hem de çocuklarının yeni bir yaşam içinde konumlanmaları çok da kolay olmamaktadır. Yeniden evlenen anne baba belki de yıllar sonra bir kez daha, bilinmezlerle dolu “eş rolüne” hazırlanacak, bir…

  • Çocuk - Aile ve Okul

    Türkiye’nin 2012 Gündemi: 4+4+4 Öğretim Sistemi

    Ülkemizde bu yıl öğretim alanında çok köklü bir değişime imza atıldı. Kısaca 4+4+4 öğrenim sistemi olarak tanımlanan bu sistemde en genel hatları ile zorunlu eğitim 4’er yıllık bölümler halinde 12 yıla çıkarıldı, okul öncesi eğitim zorunlu olmaktan çıkarılırken okula başlama yaşı 66 aya düşürüldü, ayrıca bunlara paralel olarak da ders müfredatlarında, okulların yapılanmasında ve öğretmen kadrolarında ciddi değişimler yapıldı. Yapılan değişikliğin konuyla ilgili bütün taraflara belirli bir uyum ve hazırlık süresi tanınmaksızın hemen bu öğretim yılında uygulamaya sokulması birçok belirsizlik ve endişeyi beraberinde getirdi. Öncelikle çocuklarını bu yıl ilkokula başlatacak olan anne babalardan geldi en büyük tepki. Çocuklarının daha erken yaşta 1. sınıfa başlayacak olması, nasıl bir ders programı uygulanacağını…

  • Çocuk Postası

    Vitus: Kendi Yıldızını İzlemek

    Vitus; 2006 tarihinde Fredi M. Murer tarafından çekilen bir İsviçre filmi. Vitus; müziğe olan yeteneği özel piyano dersleriyle desteklenen ve yüksek standartlı bir disiplin içinde büyütülen 6 yaşında bir erkek çocuk. Ailesi dışında bir de büyükbabası var hayatında. Zaman zaman onun yanına kaçar, uçaklara ve uçuşa ilgisine tanık olur. Sinema dili ile “mentor / yol gösterici” olan ve çocuksuluğu sayesinde torunuyla kolay kaynaşan büyükbabasından bir hayli de feyz alır, ondan öğrenir “kendi yıldızını izlemeyi”. Ailesinin verdiği bir davette, anne babasının isteği ile misafirlerin önünde piyano çaldıktan sonra hayatının akışı değişiverir. Çünkü, annesinin kibirli deyişi ile “bütün dünya bilir ki, harika bir çocuk”. Müzik öğretmeni, okulu, bakıcısı değişir. Eş zamanlı olarak…

  • Çocuk - Ruh Sağlığı

    Obsesif Kompülsif Bozukluk (OKB)

    Tanım 1500’lere dek uzanan yazılı metinlerde bahsi geçen ve 19. yüzyılda yayımlanan ilk olgu serileri ile tıp literatürüne giren Obsesif Kompülsif Bozukluk; obsesyonlar ve kompülsiyonların birlikteliğinden / içiçeliğinden oluşmuş bir hastalıktır. Obsesyon dediğimizde gündelik yaşamsal endişelerin ötesinde, uygunsuz zamanlarda ortaya çıkarak zihni meşgul eden, sıkıntıya ve işlevsellikte bozulmaya neden olan tekrarlayıcı düşünceler, imajlar ve dürtüler anlaşılır. Kompülsiyon ise obsesyonun yarattığı sıkıntıyı yatıştırmak adına, obsesyonla ilişkili ya da ondan bağımsız olarak görülebilen, bazı ritüellere ve katı kurallara dayalı yineleyici davranışlar ya da zihinsel eylemlerdir. Klinik tablo çok fazla değişkenlik gösterebilir. Tipik örüntüsünde obsesyonlar ve kompülsiyonlar birlikte ve peşi sıradır. Obsesyonların ağırlıklı olduğu olgular da çok sıktır, obsesyonların olmadığı ya da silik…